Profesyonel kariyerimin çok büyük bir bölümü Sigorta ve Bireysel Emeklilik Aracılarına eğitim vererek geçti. Gerçekleştirdiğimiz eğitimlerde sigorta aracılarını müşteriyle yüzyüze gelmeden önce her koşula hazırlamak en büyük hedefimiz. Müşteriyi tanımak, ihtiyacını keşfetmek, ihtiyaca yönelik ürün ve hizmet sunumu yapmak gibi konular eğitimlerimizin temelini oluşturuyor. Müşteri ihtiyacı ancak kişiye özel sorular sorarak ortaya çıkarılabiliyor. Bunun için de sigortaya olan yaklaşımı, riskleri, geleceğe dönük beklentilerinin detaylıca analiz edilmesi şart. Bu noktada eğitim sırasında gözlemlediğim ve gerçek saha uygulamalarında da karşıma çıkan önemli bir soru var. Tüm aracı arkadaşlar Bireysel Emeklilik tanıtımı sözkonusu olduğunda müşterilere “yatırımları” ile ilgili sorular soruyor. Müşterilerin yatırım ve risk algılarını analiz etmek genel olarak doğru bir yaklaşım. Ancak bundan önce üzerinde durulması gereken daha önemli bir kavram var: “Tasarruf”
Ekonomi bilimi açısından yatırım faktörünü ekkileyen en önemli şey “tasarruf”tur. Çünkü tasarruf olmazsa yatırım olmaz. Tasarruf ise gelirin giderler çıktıktan sonra biriktirilebilir kısmıdır. Biz aslında millet olarak tasarrufu seven ve destekleyen bir yapıdayız. Ancak bu biraz sözde kalıyor olabilir. Ekonomik verilere baktığımızda bu durum biraz daha net olarak açığa çıkıyor. Devlet Planlama Teşkilatı kaynaklı aşağıdaki tablo Özel tasarruflarının Gayrısafi Milli Hasılaya oranını gösteriyor
Yıllar | Özel Tasarruf/GSMH % |
2003 | 24.6 |
2004 | 21.6 |
2005 | 14.2 |
2006 | 11.3 |
2007 | 13.1 |
2008 | 15.1 |
2009 | 14 |
2010 (Gerçekleşme tahmini) | 11.8 |
2011 (Program) | 12.7 |
Tabloyu incelediğimizde son 10 yılda özel tasarrufların gelir içindeki payının gittikçe düştüğünü görebiliyoruz. Diğer bir deyişle gün geçtikçe gelirimizi daha çok harcıyor birikime para ayırmıyor/ayıramıyoruz.
Çocukluğumu yaşadığım 80’li yıllarda hemen her bankanın çocuklara kumbara dağıttığını hatırlarım. Ama ne acıki büyük bir bankamızın simgesi haline gelen metal kumbaralar bugün açık artırma sitelerinde anı objesi olarak satılır hale geldi.
Mart ayının sonuna doğru Bireysel Emeklilik sistemindeki değişikliklere ilişkin yapılan resmi açıklamalar ve planlanan uygulamalar bu tasarruf bilincini yeniden arttırmayı hedefliyor. Ancak bunun için illa vergi teşvikleri mi getirmek gerekiyor. Emekli olduğumuzda yaşam standartımızın düşeceğini ve aynı gelir seviyesini koruyabilmek için bireysel tasarruflarımızın kaynak olacağını düşünmek bu kadar zor mu?
Geleceğin büyüklerini yetiştiren bugünün anne babalarına sesleniyorum. Artık bankalar vermese bile siz de gidip çocuğunuza bir kumbara alın. Kendiniz için de küçük büyük demeden bir tasarrufa başlayın. Yatırımın ancak tasarruf etmekle olacağını unutmayın. Devlet hazır yüksek vergi avantajları ile destekliyorken Bireysel Emeklilik fırsatlarını siz de keşfedin. Bireysel Emeklilik’in alternatif yatırım aracı olma özelliğinin bir ihtiyaç olma özelliğinden sonra geldiğini lütfen unutmayın.
0 Yorum