Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF),’2025 İşlerin Geleceği’ Raporu, önümüzdeki 5 yıl içinde iş gücü piyasasında köklü değişimlerin yaşanacağını öngörüyor. Rapora göre, 2030’a kadar 170 milyon yeni iş yaratılacak, ancak aynı dönemde 92 milyon iş kaybı yaşanacak, bu da net olarak 78 milyon yeni iş imkânı anlamına geliyor. Bu dönüşümün temelinde yapay zekâ ve otomasyon teknolojilerinin hızla benimsenmesi yatıyor. Özellikle rutin ve tekrarlayan görevler, makineler ve algoritmalar tarafından devralınırken, insan etkileşimi ve duygusal zekâ gerektiren rollerin önemi artıyor. Sigorta sektörü de bu dönüşümden etkileniyor; poliçe düzenleme ve hasar değerlendirme gibi süreçler otomasyona tabi tutulsa da, müşteri ilişkileri ve danışmanlık hizmetleri gibi insan odaklı alanlar vazgeçilmezliğini koruyor.

Beceri açığı, dönüşümün önünde en büyük engel
Türkiye’de sigorta acenteleri, sigorta şirketleri ile müşteriler arasında köprü görevi görerek sektörde kritik bir rol üstleniyor. Acenteler, müşterilerin ihtiyaçlarını anlayarak onlara en uygun sigorta ürünlerini sunuyor ve bu süreçte güven inşa ediyor. Bu insan odaklı yaklaşım, teknolojinin sunduğu imkânlarla birleştiğinde, müşteri memnuniyetini ve bağlılığını artırıyor.

Ancak, WEF raporu, iş gücü piyasasındaki dönüşümün önündeki en büyük engelin beceri açığı olduğunu vurguluyor. Ankete katılan işverenlerin yüzde 63’ü, en büyük zorluğun eksik beceriler olduğunu belirtiyor. Yakın gelecekte mevcut işlerde gerekli becerilerin yaklaşık yüzde 40’ının değişmesi öngörülüyor. Bu bağlamda, sigorta acentelerinin de dijital becerilerini geliştirmeleri ve değişen müşteri beklentilerine uyum sağlamaları gerekiyor. Teknolojiyi etkin kullanabilen, veri analitiği ve dijital pazarlama konularında yetkin acenteler, rekabet avantajı elde edecekler. Ayrıca, sürekli eğitim ve gelişim programlarıyla kendilerini yenileyen acenteler, sektördeki dönüşümün getirdiği fırsatları en iyi şekilde değerlendirebilirler.

İnsan dokunuşunun önemi azalmıyor
Dijital dönüşüm, sigorta sektörünü yeniden şekillendirirken, insan dokunuşunun önemi azalmıyor, aksine daha da artıyor. Sigorta acenteleri, teknolojiyi bir araç olarak kullanarak müşterilerine değer katmaya devam etmeli ve değişen dünyada vazgeçilmez rollerini sürdürmelidirler.