Dünya 1990’ların başından beri tam dijitalleşme yolunda ilerliyor. 1991’de ilk 2G hücresel ağ ortaya çıktıktan sonra bunu yaklaşık otuz yıl dijitalleşmeyi genişleten 5G teknolojisi izledi. Bu gelişmeler, iş ortamımızın, kullandığımız sistem ve ekipmanların ve çok daha nesnenin birden çok formatta hızla dijitalleştirilmesi sonucunu doğurdu.
Geçtiğimiz ay Facebook kurucusu Mark Zuckerberg metaverse ile ilgilli projelerini ve gelecekte hayatımıza nasıl etki edeceğini açıkladı.
Görünen o ki metaverse yaşamın pek çok alanını etkileyecek yenilikleri getirecek. Peki hayatımıza direkt ya da dolaylı olarak dahil olan sigorta sektörü ve ürünleri bu gelişimden nasıl bir pay alacak?
İlk olarak yeni bir dijital platformu tanımlayan metaverse için markaların, işletmelerin, bireylerin ve toplulukların pek çok yatırım yapması gerektiği açık.
Metaverse her şeyden önce risk kavramını ve risk değerlendirmesini değiştirecektir. Teknoloji geliştikçe avatarlar, üç boyutlu modeller, sanal mekan ve ortamlar ve sanal gerçeklik kullanımıyla üretilmiş pazar inovasyonları gördük. Metaverse ortamında uzak nesne ve cisimlere ulaşım kolaylaşacak ancak gerçeklik ve doğruluk kontrolü gibi bir problem ortaya çıkacaktır.
İster internet üzerinden bağlanmayı isterlerse analog sistemleri kullanmayı seçsinler, müşteriler için ürünleri, içeriği ve hizmetleri isteğe bağlı platforma getirme ihtiyacını artıran bir aciliyet hissi vardır.
Tüm ticari kurumlar gibi sigorta şirketleri de işletmenin personelinin, ürünlerinin, kültürünün ve sunulan hizmetlerin tüm yönlerinde hızlı dijital dönüşüm olarak adlandırılan bu baş döndürücü süreçten nasibini alacak.
Varlıkları aracı hizmetleri kullanmadan bir platformdan diğerine doğrudan transfer etme yeteneği, özellikle sigorta hizmetleri sunma söz konusu olduğunda, metaverse’in en büyük kolaylaştırıcı gücü olacaktır.
Sigortacılar metaverse için ortak veri modelini kullanan genişletilmiş yapay zeka ile çalışmak zorunda kalacaklar ve yeni veri kütüphaneleri ve risk değerlendirme faktörleri oluşacaktır.
Sigorta şirketleri gelecek sanal gerçeklikle uyumlu olabilmek için faaliyetlerini sanal dünyaya nasıl aktaracaklarına dair bir strateji geliştirmek isteyeceklerdir.
Basit bir ifadeyle, sigortacılar iş süreçlerinin her bölümünü otomatikleştirme, düzene koymak ve dijitalleştirme yoluna gireceklerdir.
Metaverse ortamında ürün ve hizmet arayan sigorta müşterileri paralarının karşılığını en iyi şekilde almak için ürün ve hizmetlerin ne kadar iyi paketlendiğine bağlı olarak sigorta ürününü taleplerini şekillendireceklerdir.
Amerika’da yapılan tahminlere göre metaverse ile sanal ürün pazarı yüz milyar doların üzerinde bir değere sahip olacak. Bu seviyenin 2021 itibarıyla 50 milyar dolar düzeyinde olduğu düşünüldüğünde, Metaverse’in sunduğu potansiyelden yararlanmamak, geçmişte olduğu gibi sigorta şirketlerinin teknolojiye ayak uydurmak için mücadele edeceği anlamına gelir.
Metaverse satış, pazarlama, operasyon, risk değerlendirme, müşteri hizmetleri gibi alanlarda kullanıcı deneyimi yaratma konusunda ciddi destek sağlayacak gibi görünüyor.
Özetle sigorta şirketleri ve mevcut ya da potansiyel sigortalılar da metaverse dünyasında koşulsuz var olacak ve gelişen teknolojinin sunduğu imkanlardan faydalanacaklar. Gelişmeleri heyecanla bekliyoruz.
0 Yorum