İş ve sosyal hayatınızda bazı şeyleri ertelediğiniz ve bundan rahatsızlık duyduğunuz oluyor mu? Bazı işlerin hep son dakikaya kalıp sizi strese soktuğu durumları yaşadınız mı?
Ertelemenin kötü bir alışkanlık olmasının yanı sıra yapmanız gereken işleri ertelemeniz özgüven eksikliği yanında suçluluk duygusunu da getirebilir.
Erteleme alışkanlığınızı çözüme kavuşturmadan önce bu problemimizin temel nedenlerini anlamaya çalışmanız gerekir. Erteleme genel olarak birkaç sebepten doğabilir.
Yapılacak işleri gözümüzde büyütmek: Her insanın hayatında zor ya da kolay işlerle uğraştığı anlar olmuştur. Henüz başlanmamış bir işe “zor” etiketi yapıştırmak bu işe başlamakla ilgili temel motivasyonumuzu kırmaya yeter.
Kendine aşırı güvenmek: Birinci maddenin aksine bazen kendimize olan güvenimiz yapacağımız görevleri kolayca başarabileceğimizi düşündürebilir. Diğer taraftan işi bitirme zamanı yaklaştıkça üzerimizde yarattığı stres verimsiz sonuçlar almamıza da neden olabilecektir.
Doğru ruh halini beklemek: Pek çok kişi elindeki işlere başlayabilmek için uygun ruh haline kavuşmamın gerekliliğine inanır. Oysa olumlu ya da olumsuz duygular sebepsiz yere oluşmaz. Duyguları oluşturan zihnimizdeki düşüncelerdir; ve biz bir olayı nasıl algılar ve değerlendirirsek yüklediğimiz anlama göre duygularımız da şekillenecektir.
Başarısızlık korkusu: Ertelemenin altında yatan sebeplerden biri de başarısızlıktan korkmak olabilir. Sürekli tekrarlanan başarısızlıklar öz değer eksikliği getirir. Öz değerdeki düşüş, yeni ertelemeler ve tekrarıyla oluşan kısır döngüler hayatımıza yön vermeye başlar. Erteleme ağır depresyon ve hayal kırıklığına hatta intihara bile yol açabilir.
Erteleme nasıl aşılır?
Yeni yılda sağlıkla kalın